Daha Ne Mutlu Türküm Diyene veczinin mânâsını bırakın anlayabilmeyi, tartışmaktan bile acizken “Ya Sev Ya Terket” gibi daha agresif bir slogana anlam yüklemekte zorlanmamızı gayet doğal karşılıyorum. Ancak bunu doğal karşılamam, demokratik hakların taşla sopayla aranmasını hoş karşılamamı, Türkiye vilayetlerinin Kürdistan olarak adlandırılmasını hoşgörmemi, teröristi ve destekçilerini hoşgörmemi beraberinde getirmiyor.
Türkiye’de siyaset daima simgelerle sloganlara bağımlı kaldı. Elbette tüm dünyada bunlar kullanılıyor. Ancak gelişmiş ülkelerde siyasi simgeler ve sloganlar sadece seçim zamanları birer malzeme olarak kullanılıyor. Bizler Akdeniz insanları olarak daha duygusalız sanırım…bizi etkileyen slogan ya da simge, doğrudan bir bağlılığa sebep oluyor. Hatta fanatizmimizi böyle koruyoruz.
Ancak işin bir diğer tarafı ise bu yakınlığımız gibi sadece bazı simge ve sloganlarla özdeşleştirdiğimiz siyasilere olan kinimiz, nefretimiz ya da belki sadece antipatimiz diyelim, aynı şekilde onların gerçek anlamına da uzak durmamızı sağlıyor. Aynı duygusallık burada da başgösteriyor diyebiliriz. Sarı-Kırmızı-Yeşil renklerin bu sırada yanyana kullanılmasına uzun süre terör tedirginliği ile bakmamız aslında bu simgeleştirmenin zamanında meclise kadar taşınmasından kaynaklanmadı mı ? Mehter takımındaki sarı-kırmızı-yeşilleri göstere göstere birlik beraberliğe yapılan saldırının görsel yönünü reddetmeye çalışsak da aslında içimizde aynı duygular yaşandı durdu. Kırmızı-Beyaz Türk ile Sarı-Kırmızı-Yeşil Kürt çatışması doğal ortama çekilmeye çalışıldı.
Ne Mutlu Türküm Diyene ve Ya Sev Ya Terket de böyle sanıyorum. Aslında Ne Mutlu Türküm Diyene veczi bir nevi direkten döndü. “Atatürk Ne Mutlu Türk Olana demedi, Ne Mutlu Türküm Diyene dedi ve kucakladı” diyerek işi kurtardık. Çünkü derdi en hassas yerlerimizi karıştırmak olanlarla ya kanlı bıçaklı ekmeklerine yağ sürmeli, diledikleri karmaşaya müsade etmeli ya da onlarla aynı şekilde savaşmalısınız.
Ya Sev Ya Terket aslında açıkça, bu vatanı sevmiyorsan defol git demek. Gerçekten de sevmeyenin ne işi var ortadadır. Bundaki sakıncayı bir türlü anlayamıyorum. Sevmeyen terketsin derken kastedilen şey ortada. Yani Ya Sev Ya Terket sloganı ne bileyim; hükümete muhalefet edene ya da yaşam koşulları ile ilgili sıkıntılarını dile getirenlere söylenen bir söz değil ki. Bu slogan açıkça terörist ve yardakçıları için üretilmiş ve vatana sahip olma manasıyla milli duyguları okşayan bir slogandır.
Bu slogandan rahatsız olanlar ise 2 grup. İlk grubu kendi açısından bakarak anlayabiliyorum. Zira ilk grup sadece siyasi muhalefet eder. Diğer grup ise resmen bu toprakların sınırlarını yeniden ve haçlı ruhunda çizme niyetinde olanlardır. Şimdi gel böyle bak, ondan sonra de ki ırkçı söz. Mümkün mü ? Ya Sev Ya Terket sloganı Ne Mutlu Türküm Diyene vecziyle tamamen örtüşüyor.
Türküm diyebilen, ayrılıkçı olmayan, bölücülük yapmayan, bu topraklarda gözü olmayan herkes bu toprağa sahip çıkandır neticede. Belki kazandığı paradan memnun olmayan ama daha çok kazanmak için vatanını satmayan da böyledir. Hem sevmeyen hem terketmeyenin ise mutlu olmak için nelerle uğraştığını tekrar saymaya sanırm gerek yok.
Hem Ne Mutlu Türküm Diyene hem de Ya Sev Ya Terket. Çünkü ben bu vatanı sahipleniyorum. Vatan bilinci olmayanların burun kıvırmak yerine sayfayı kapatmalarını rica ederim.
